HIDIRELLEZ DİLEKLERİM HAZIR!


                     
Her yıl Hıdırellez heyecanı bir hafta öncesinden sarar beni. Kardeşlerime "5 Mayıs gecesi yazıyoruz dilekleri değil mi" diye her sene sormadan edemem. O günü atlayacağım, dileklerimi yazamayacağım diye ödüm kopar. Benim için çok ayrı bir yeri vardır Hıdırellez'in. Ayrı bir seremonidir. Çocukluğumuzda Nurcan hala mahallede Hıdırellez ateşi yakar akşam ezanıyla birlikte ateşin üzerinden atlanır; tüm nazarların, kötülüklerin, hastalıkların, şanssızlıkların o ateşle birlikte yanıp gittiği, yok olduğu düşünülür. Tüm güzelliklerin, iyiliklerin, bolluk-bereketin, şansın  hayatımıza girdiği kabul edilir.  Koşarak eve gelinir, herkes önce kendi için - önce can sonra canan :) - sonra aile içindekiler ve daha sonra çevredekiler için beyaz, temiz sayfalara dilekler yazılır, içine ufak bir para da sıkıştırılıp gül ağacının altına ya da balkondaki saksıların dibine konurdu. Sabah kalkıp koşa koşa dileklerin yanına giderdik, altına üstüne bakardık bir değişiklik var mı, birisi açıp okumuş mu diye. Bir daha ki Hıdırellez'e kadar dileklerimizi saklardık. Seneye Hıdırellez gelince dilek kağıtlarımızı açıp hangilerinin gerçekleştiğini görmek için heyecanla listeyi kontrol ederdik.  

Şimdilerde atlayacak ateş bulmak zor. Bununla birlikte her daim beyaz sayfam hazır :) Tüm sevdiklere Hıdırellez'in geldiği ve dileklerin yazılması hatırlamaları uyarısı yapıldı. Dilekler yazıldı, çiçeğimin dibine özenle yerleştirildi. Hızır peygamberin gelip dileklerimi  ve yazılan tüm iyi dileklerin gerçekleştirmesini sabırla bekliyorum.

Tüm insanlığın saygı, sevgi ve hoşgörü duygularıyla, huzur, bolluk-bereket, sağlık içinde yemyeşil ve tertemiz bir dünyada olmaktan keyif alarak, birlikte, sınırsızlık içinde yaşamasını diliyorum. 

Duygu










Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

GECENİN IŞIĞI - ŞEBNUR ALTIN