FEDA+KÂRLIK
Dostoyevski’nin Suç ve Ceza romanında, üvey annesine ve kardeşlerine bakmak için vücudunu satan Sonya’ya bir konuşma sırasında, romanın kahramanı Raskolnikov “Senin en büyük günahın, kendini boşu boşuna öldürmen, feda etmendir. Bu kadar korkunç bir şey olamaz. Hem bu kadar iğrendiğin bir çamurun içinde yaşayasın, hem de bu davranışla kimseye yardım etmediğini, kimseyi hiçbir şeyden kurtarmadığını bilesin, bu korkunç bir şey olmaz mı?” der. Sonya’nın sırf onların mutluluğunu görmek için kendini feda etmesi ve üvey annenin bu durumu “Sonya’nın görevi” olarak görmesi, bu fedakârlığa mecbur olduğunu düşünmesi romanı okurken bile insanı çileden çıkarmaya yetiyor. Romandaki başka bir olayda da küçük kız kardeşe ayakkabı alınmak isteniyor fakat alamadan geri dönüyorlar çünkü “üvey annenin beğendiği” ayakkabıya paraları yetmiyor. “Ayranı yok içmeye tahtırevanla gider çeşmeye” misali durumlar da söz konusu.