KENDİ TERCİHİ

Şöyle yaslandı arkasına ve etrafına bakındı. Geçen yıllar… Yaşadıkları acısıyla tatlısıyla ne çabuk yaşanıp bitmişti. Acılar, yaşanırken hiç bitmeyecekmiş gibi geliyordu, çok zordu. Güzel anlarsa hemen geçip gitmişti. Bir tadına varamamıştı sanki. Bir boşluk içindeydi…

Pişmanlıklar, iyi ki yaşamışımlar, karmakarışık düşünceler hepsi zihninden bir bir geçiyordu. Zaman zaman iç hesaplaşmalar da yaşıyordu. Neden öyle davranmıştı. Salak mıydı? Kendini kullandırmıştı. “Saf”lığından, iyiliğinden faydalanmışlardı. Eee faydalandırmasaydı. Sonucunun öyle olacağını bilmiyordu; bilseydi yapar mıydı?..

Herkes kendi tercihini yaşardı. Tüm yaşadıkları da kendi tercihiydi. O işte çalışmak, o ortamda olmak, o kişilerle görüşmek, o şehirde yaşamak... Hepsi kendi tercihiydi. Düşünüyordu; hayatı boyunca yaşadıklarını yaşamasaydı belki bugünkü “o” olamayacaktı. O zaman ne yaşadıysa iyi ki yaşamıştı da şimdiki “o” olmuştu. Çünkü kendinden; sahip olduğu kişilikten ve yaşamından memnundu, nede olsa yaptıkları, yaşadıkları kendi tercihiydi…

Duygu